Ülkemiz doğal güzellikler açısından oldukça zengin bir yapıya sahiptir. Ilıman iklim yapısı ve yer şekilleri turistik değerlerin çeşidini arttırmıştır. Üç tarafı denizlerle çevrili ve güneşli gün sayısı uzun olduğu için özellikle kıyı turizmini geliştirmiştir.
Çok eski dönemlerden günümüze gelinceye kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapan Anadolu, toprakları kültür turizmi açısından da önemli bir yere sahiptir. Tarihî hanlar, kalıntılar, köprüler, çeşmeler ve daha birçok eser bu topraklarda varlığını korumuştur. Ülkemizdeki turizm sınıflandırmasını doğal güzellikler tarihî ve kültürel güzellikler olarak ayırabileceğimiz gibi konularına göre yayla turizmi, kıyı turizmi, yat turizmi, golf turizmi gibi bölümlere de ayırabiliriz.
Doğal Güzellikler Turizmi
a. Yeryüzü Şekillerine Göre Olan Turizm
Yeryüzü şekilleri bakımından turistik değer taşıyan yerler daha çok Akdeniz bölgesinde bulunur. Kalkerli arazilerde görülen mağaralar ve çeşitli karstik şekiller yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı hâline gelmiştir. Damlataş Mağarası, Beldibi Mağarası, Öküzini Mağarası, İnsuyu Mağarası, Karain Mağarası, Cennet-Cehennem Obruğu, Narlıkuyu Mağarası gibi karstik şekiller bölgedeki turistik yerler arasındadır. Bu tip mağaralara sadece Akdeniz bölgesinde rastlamayız. İstanbul’da Yarımburgaz Mağarası, Trabzon’da Çal Mağarası, Kastamonu’da Ilgarini Mağarası, Zonguldak’ta Kızılelma Mağarası, Tokat’taki Ballıca Mağarası ve Isparta’daki Pınargözü Mağarasını sayabiliriz.
Denizli’deki Pamukkale Travertenleri, ve Nevşehir’deki Kapadokya bölgesinde yer alan Peribacaları görülmeye değer başka doğal güzelliklerdir. Peribacaları ülkemizin değişik bölgelerinde görülse de en tipik olanları Göreme, Ürgüp ve Avanos üçgeni arasında bulunur. Bu sahanın dışında Afyon, Burdur, Erzurum (Narman) ve Van illerinde peribacalarına rastlanmaktadır. Türkiye arazisinin %60’ı dağlıktır. Dağların yükseltisi ortalama 1000 m’nin üzerindedir. Yükselti batıdan doğuya doğru giderek artar ve bu durum ılıman iklim yapısının karasallaşmasına neden olmaktadır. Karasal iklim koşulları ve yükselti özellikle kış turizmini canlı tutmaktadır. Bu anlamda Uludağ (Bursa), Ilgaz Dağları (Kasatmonu- Çankırı), Erciyes (Kayseri), Palandöken (Erzurum), Kartalkaya (Bolu) Davraz (Isparta), Kartepe (Kocaeli), Sarıkamış (Kars), Güneykaya (Ağrı) önemli kayak merkezleri arasındadır. Türkiye göl ve akarsu turizmi açısında da oldukça zengin bir ülkedir. Birçok göl doğal güzelliğin yanı sıra üzerinde barındırdığı ekosistem ile bir bütün oluşturmaktadır. Van Gölü, Ulubat-Manyas Gölleri, Yedigöller, Abant Gölü, Uzun Göl, Bafa Gölü, Beyşehir Gölü gibi göllerimizi sıralayabiliriz.
Akarsularımızın boylarının kısa olması ve aktıkları yatağın engebeli olması üzerinde çağlayan ya da çavlayanların sayısını artırmıştır. Bununla beraber ortaya çıkan şelaleler görülmeye değer başka doğal güzellikler arasındadır. Hemen her bölge de yer alan şelalelerden bazıları şunlardır: Düden, Kurşunlu ve Manavgat Antalya ilinde; Tortum Şelalesi, Erzurum’da; Karpuzbaşı Şelalesi, Kayseri’de; Gelin Tülü lalesi, Rize’de; Gürpınar Şelalesi, Darende’de; Saklıkent Şelalesi, Düzce’de; Bulut Şelalesi, Rize’de; Ilıca Şelalesi, Kastamonu’da; Kırk Merdiven Şelalesi, Munzur Dağı’nda; Palovit Şelalesi, Rize’de; Sütüven Hasanboğuldu Şelalesi, Balıkesir’dedir. Daha bunun gibi birçok irili ufaklı şelale ülkemiz topraklarındadır.
b. Kıyı turizmi
Ülkemiz 8000 km uzunluğu aşan kıyılara sahiptir. Güneşli gün sayısının fazla olması, elverişli koyların ve körfezlerin bulunması özellikle Ege ve Akdeniz kıyılarında yaz turizmini geliştirmiştir. Bu kıyılarda senenin yaklaşık altı ayı, denize girilmektedir. Başlıca kıyılarımız, Antalya, Muğla, Aydın ve İzmir illerinde bulunmaktadır. Bunun dışında Marmara Denizi’nde Zeytinlik Adası, Marmara Adası, Avşa Adası, Erdek Koyu gibi yerler de deniz turizmi gelişmiştir. Karadeniz bölgesinde güneşli gün sayısının az olması ve sahil şeridinin darlığı bu bölgedeki kıyı turizminin gelişmesine engel olmuştur ancak Bartın’da İnkum; Giresun’da, Tirebolu; Sakarya’da, Karasu ve İstanbul’da, Şile sahili denize girilebilen yerler arasındadır.
c. Yaylacılık
Karadeniz bölgesinde Kuzey Anadolu ve Akdeniz’deki Toros Dağları yayla turizmi açısından oldukça önemlidir. Yaylalarda yöreye has kültürleri tanıma imkânı bulunmaktadır. Ayrıca bu alanlar doğa yürüyüşü, yamaç paraşütü, flora ve fauna incelemesi için uygun yerlerdir. Başlıca yaylarımız Ayder Yaylası (Rize), Pokut Yaylası (Rize), Hınzır Yaylası (Trabzon), Uzungöl Yaylası (Trabzon), Bektaş Yaylası (Giresun), Tekir Yaylası (Kayseri), Elmalı Yaylası (Antalya), Çermik Yaylası (Erzurum), Topuk Yaylası (Düzce)’dır.
d. Botanik Turizmi
Bitki örtüsü bakımından zengin olan ülkemizde doğal hayatın sürdüğü birçok millî park vardır. Çok çeşitli ağaç ve bitkilerin bulunduğu bu parklar aynı zamanda mesire yeri olarak kullanılmaktadır. Ülkemize has bitki türlerinin varlığı araştırmacıların ilgisini çekmiş ve böyle bir turizmin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Türkiye endemik türdeki bitki zenginliği onu çevresindeki ülkelere göre üstündür. Ilıman ormanları, maki florası step florası ve zengin bitki toplukları ile ülkemiz botanik turizmi açısından da görülmeye değerdir.
e. Sağlık ve Termal Turizmi
Türkiye aktif ve genç fayların olduğu sık sık kırılmaların yaşandığı hassas bir yer yapısına bağlıdır. Bu alanlar aynı zamanda sıcak su kaynaklarının bol olduğu yerlerdir. Bu anlamda ülkemiz, tam anlamıyla bir kaplıca cennetidir. Tedavi edici özelliği yüksek olan bu sularda termal turizm hızlı bir şekilde gelişmektedir. Yaklaşık 1500’ün üzerinde kaplıcası olan ülkemize her yıl yurt içinden ve dışından binlerce turist gelmektedir. Başlıca kaplıca merkezlerimiz: Afyon (Sandıklı), Balıkesir (Gönen), Ankara (Kızılcahamam, Haymana, Ayaş, Beypazarı), Erzurum (Aziziye), Denizli (Karahayıt), Bursa (Bursa ve Oylat), Kütahya (Dumlupınar), Sakarya (Kuzuluk), Kangal (Sivas), Ağrı (Diyadin), İstanbul (Tuzla)’dur.
Tarihî ve Kültürel Güzellikler Turizmi
a. Yat Turizmi
Ülkemizin yarımada olması onu yat turizmi açısından önemli bir noktaya getirmiştir. Karadeniz, Ege, Marmara ve Karadeniz kıyıları yatçılar için eşsiz koy ve körfezlerle doludur. Akdeniz, Ege kıyıları yat turizmi açısından en uygun yerlerdir. Kuşadası, Bodrum, Datça, Bozburun, Marmaris, Fethiye, Kemer, Antalya yat turizminde öne çıkan yerler arasındadır.
b. Kongre Turizmi
Asya ve Avrupa’ya yakın bir coğrafyada olmak ülkemize kongre turizmi açısından ayrı bir önem katmaktadır. Her yıl binlerce insan ülkemizi kongre, toplantı ve organizasyonlar sayesinde ziyaret etmektedir. Kongre turizminde İstanbul, Ankara ve Antalya önemli iller arasındadır.
c. Golf Turizmi
zellikle büyük şehirlerde ve yaz turizminin geliştiği Antalya, Muğla gibi illerde golf turizmi son yıllarda hızla gelişmektedir. Çoğunlukla sahilde yer alan golf alanları alışveriş ve konaklama tesislerinin yakınında kurulur ve yabancı turistler tarafından en çok tercih edilen sporlar arasındadır. Antalya’nın Belek ilçesi 2008 yılında yılın en iyi golf bölgesi’’ olarak seçilmiştir.
d. İnanç Turizmi
Anadolu toprakları ilk çağlardan günümüze gelinceye kadar pek çok kültüre ev sahipliği yapmıştır. Birbirinden farklı inançların yaşadığı bu topraklarda semavî dinlere ait tapınaklar mevcuttur yani cami, kilise ve sinagogları bu coğrafyada görmemiz mümkündür. Konya Mevlana Türbesi ve Müzesi, Ayasofya Cami ve Müzesi, Hacı Bayram Veli Türbesi, Sard Sinagogu, Selçuk Meryem Ana Evi’ni sayabiliriz.
e. Kültür Turizmi
Yurdumuzda pek çok tarihî kalıntının olmasının yanında el sanatları, yöresel yemekler ve müzik dikkati çekmektedir. Hatay, Adana ve Gaziantep yöresel yemek ve tatlıları ile turist çeken iller arasındadır. İstanbul, Bursa gibi kentlerdeki eski yapılar ise her mevsim turist ağırlama potansiyeline sahiptir. Özellikle İstanbul, ülkemizin kültür başkenti konumundadır. Ülkemizde geç gelişen bir kol olan kültür turizmi, yaygın olan diğer turizm kollarına alternatif olarak ortaya çıkmıştır.