a. Doğal Faktörler
Yerşekilleri, iklim, bitki örtüsü, su kaynakları ve konum, bölgeleri oluşturan doğal etmenlerdir. Yerşekillerine göre birçok bölge belirlenebilir. Dağlık bölgeler, plato bölgeleri, yüksek ve alçak ova bölgeleri bunların başlıcalarıdır. Bunların yanı sıra buzulların yerşekillerini biçimlendirdiği bölgeler ve karstik bölgeler şeklinde de bölge ayrımları yapılabilir. Buna göre Toroslar dağlık, Haymana plato, Pamukkale karstik bölge içinde yer alır. Yerşekilleri bakımından belirlenebilecek bölgelerden biri de volkanik alanlardır. Doğu Anadolu’nun doğusu, Orta Anadolu’nun güneyi ve Ege’de Kula çevresi volkanik bölgelerdendir. Ayrıca su kaynakları bakımından da bölgeler oluşturulabilir. Örneğin Güney Marmara, Antalya Körfezi’nin kuzeyi ve Van çevresi göller bölgesi olarak adlandırılabilir. Yer altı suları ve deprem alanlarına göre de Türkiye’yi bölgelere ayırmak mümkündür.
İklim özelliklerine göre birçok bölge oluşturulabilir. Bu bölgeler sıcaklık ve yağış özelliklerine göre belirlenir. Türkiye, yağış rejimi ve yıllık yağış miktarı bakımından bölgelere ayrılabilir. Yağış rejimine göre düzenli rejimi olan Karadeniz’de kıyı kesimi ve rejimi düzensiz olan diğer yerler olmak üzere iki bölge ortaya çıkar. Ayrıca en fazla yağışı yazın alan Kars-Ardahan; ilkbaharda alan Orta ve Doğu Anadolu; sonbaharda alan Karadeniz ve kışın alan Güneydoğu Anadolu, Akdeniz , Ege ve Marmara gibi yağış bölgeleri belirlenebilir. Yıllık yağış miktarı bakımından çok, orta derecede ve en az yağış alan yerlerin belirlenmesiyle üç bölge oluşturulabilir. Ayrıca ülkemizde bu bölgeleri konumuna göre de sınıflandırabiliriz. Örneğin kıyı bölgeleri, iç bölgeler, kuzey bölgeler gibi.
b. Beşerî Faktörler
Bölgeler belirlenirken doğal yapının yanı sıra insanlardan kaynaklanan bazı özellikler de göz önünde bulundurulur. Bu özelliklerin başında nüfus ve yerleşme gelir. Sanayinin gelişmiş olduğu yerlerde ve kıyı şeridinin önemli bir kısmında nüfus fazladır. İç kesimlerin önemli bir kısmında ise nüfus azdır. Buna göre Türkiye’yi; çok, orta derecede ve az nüfuslu yerler olmak üzere üç bölgeye ayırabiliriz. Kırsal kesim ve şehirler de bölge oluşturmada bir ölçüt olarak ele alınabilir. Buna göre Karadeniz’in önemli bir kısmı kırsal, Marmara’nın büyük bir kesimi ise şehir bölgesi içinde yer alır. Yerleşim birimlerini toplu ve dağınık olarak da bölgelere ayırabiliriz. Buna göre; Doğu Karadeniz’in kıyı kesimini dağınık yerleşme bölgesine, İç Anadolu’yu da toplu yerleşme bölgesine örnek verebiliriz.
c. Ekonomik Faktörler
Bölgelerin belirlenmesinde kullanılan ölçütlerden biri de ekonomik etkinliklerdir. Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında endüstri, turizm, ticaret gibi ekonomik etkinlikler; iç kesimlere göre daha çok gelişmiştir. Bu ölçütlere göre Türkiye’yi sanayi, tarım, hayvancılık, turizm ve madencilik gibi ekonomik özelliklerine göre bölgelere ayırabiliriz. Örneğin Zonguldak bu ayrıma göre maden, İstanbul ile İzmit arası sanayi, Konya çevresi tarım, Antalya ve Muğla çevresi turizm bölgesi içinde yer almaktadır. Bu ayrımın yanı sıra tarım bölgelerinde yetiştirilen ürünlerde de farklılık görülmektedir.
Doğal, beşerî ve ekonomik özelliklerin bir arada değerlendirilmesiyle belirlenen bölgeler karma bölgeler olarak adlandırılmaktadır. Örneğin Marmara, Ege ve Akdeniz kıyı çevreleri hem tarım hem sanayi hem de turizm bölgesi özelliği göstermektedir.