Türkiye akarsu bakımından çevresindeki ülkeler ile karşılaştırıldığında zengin sayılabilecek bir varlığa sahiptir. Akarsularımızdan içme suyu elde edilmesi, tarımsal sulama suyu temini, balıkçılık ve enerji üretimi gibi faaliyetlerde yararlanılır ancak Türkiye bir yarımada ülkesi olması nedeni ile akarsularımız kendine has özelliklere de sahiptir.
1. Türkiye genel hatlarıyla dağlık ve engebeli bir ülke olduğu için akarsular:
• Denge profiline ulaşmamışlardır.
• Yatak eğimleri ve akış hızları fazladır.
• Dar ve derin vadilerden akarlar.
• Taşımacılığa elverişli değillerdir.
• Türkiye, su sporları (rafting, kano ve su kayağı) bakımından önemli bir potansiyele sahiptir.
• Genelde doğu batı yönlü akışları vardır.
2. Orta kuşakta yer aldığından ve iklim çeşitliliği fazla olduğundan Karadeniz iklim bölgesindeki akarsularımızın rejimi düzenlidir.
Akdeniz ve karasal iklim bölgelerinde yer alan akarsularımızın rejimleri ise yaz kuraklığından dolayı düzensizdir.
3. Genellikle ülkemiz içerisinde doğup, ülkemiz sınırları içerisinde denize dökülürler. Bu genellemeye uymayan nehirlerimiz:
* Fırat, Dicle, Kura, Aras ve Çoruh nehirleri ülkemiz sınırlarından doğup, sınırlarımız dışına gider.
* Meriç ve Asi nehirleri kaynaklarını dışarıdan alıp, yurdumuz sınırlarından denize ulaşan akarsularımızdır.
Karadeniz’e Dökülen Akarsularımız
Ülkemizde yer alan akarsuların yaklaşık üçte biri Karadeniz’e döküldüğünden en geniş havzaya sahip olan sahadır. Havzada yer alan başlıca akarsular: Çoruh, Yeşilırmak, Kızılırmak, Sakarya, Bartın Çayı ve Yenice (Filyos) Çayı’dır. Karadeniz ikliminin etkisiyle bu akarsular genellikle bol su taşır.
Marmara Denizi’ne Dökülen Akarsularımız
Bu denizimize dökülen akarsuların boyları yer şekillerine bağlı olarak kısadır. Susurluk Çayı Marmara Denizi’ne ulaşan en önemli akarsudur.
Ege Denizin’e Dökülen Akarsularımız
Bu akarsular genellikle geniş çöküntü alanlarında doğu-batı yönünde uzanır. Yatak eğimleri az olduğundan menderesler yaparak akarlar. Ege Denizi’ne ulaştıkları yerde verimli delta ovaları oluşturmuşlardır. En önemlileri; Meriç, Bakırçay, Gediz, Büyük ve Küçük Menderes nehirleridir.
Hazar Denizi’ne Dökülen Akarsularımız
Hazar Denizi oluşum bakımından tektonik kökenli göldür. Büyüklüğünden dolayı deniz olarak adlandırılmıştır. Sularını Hazar Denizi’ne ulaştıran Kura, Aras ve Arpaçay Hazar Denizi kapalı havzasına sularını gönderen akarsularımızdır.
İç Anadolu Kapalı Havzası
Tuz Gölü, Afyon-Akarçay ve Konya kapalı havzalarından oluşmaktadır. Bu havzalar; yörenin etrafının dağlarla çevrili olması ve yıllık yağışın az olması nedeniyle oluşmuştur.
Van Gölü Kapalı Havzası
Ülkemizin en büyük kapalı havzasıdır. Göle dökülen en önemli akarsular; Muradiye ve Zilan çayları ile Karasu’dur.
Göller Yöresi Kapalı Havzası
Bu yöredeki kapalı havzaların oluşumunda kalkerli araziler etkili olmuştur. Burdur ve Acıgöl kapalı havzaları, en önemli olanlarıdır.
Basra Körfezi’ne Dökülen Akarsularımız Fırat ve Dicle nehirleri, yurdumuzdan doğup Hint okyanusunda yer alan Basra Körfezi’ne dökülür.
Akdeniz’e Dökülen Akarsularımız
Kıyı gerisindeki Toros Dağları’ndan kaynağını alan bu akarsuların boyları kısadır. Genellikle karstik kaynaklarla beslenirler. Dalaman, Aksu, Köprüçay, Manavgat, Göksu, Asi, Seyhan ve Ceyhan nehirleri Akdeniz’e dökülen önemli sularımızdır.