Türkiye’de İklim Elemanları

İklim elemanları, dünyada olduğu gibi ülkemizde de farklı coğrafi bölgelerde farklı özellik gösterir.

A) Türkiye’de Sıcaklık

Herhangi bir coğrafi mekândan, başka bir coğrafi mekâna gidildiğinde enlem, yükselti, karasallık, denizellik gibi faktörler değişir. Bu değişikliğe bağlı olarak, o bölgede sıcaklıklar da değişir. Örneğin Türkiye’de güneyden kuzeye gidildikçe enleme, batıdan doğuya gidildikçe yükselti artışına bağlı olarak sıcaklıklar azalır. Bu nedenle güney bölgelerimiz, enlemden dolayı sıcaklık ortalamalarının en yüksek olduğu bölgeler iken doğu bölgelerimiz, yükselti arttığı için sıcaklığın en düşük olduğu bölgelerdir. Türkiye’de güneşlenme süresinin en fazla olduğu bölgemiz Güneydoğu Anadolu’dur. Bunun sebebi bulutluluğun az olması ve enlemdir.

1. Türkiye’de Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılışı

Türkiye’de sıcaklık ortalamaları, mevsimlere ve aylara göre değişir. Yıllık ortalamalar ise bütün ay ve mevsimlerin ortalama sıcaklığı hakkında bize bilgi verir. Sıcaklığın dağılışı izoterm haritaları ile gösterilir.

2. Türkiye Ocak Ayı Ortalama Sıcaklık Dağılışı

Türkiye ocak ayı ortalama sıcaklık dağılış haritası incelendiğinde kış mevsimi sebebiyle ocak ayı sıcaklık değerlerinin düşük olduğu görülür. Ancak denizellik etkisiyle kıyılarda, enlem etkisiyle de güneyde sıcaklık değerleri iç bölgelere göre daha yüksektir.

3. Türkiye Temmuz Ayı Ortalama Sıcaklık Dağılışı

Türkiye’de temmuz ayı sıcaklıkları, enlemin etkisinden dolayı güney bölgelerimizde daha fazladır. Kuzeye gidildikçe sıcaklıklar azalır. Ancak karasallık ve yükseltiye bağlı olarak sıcaklıklar enleme uygun bir şekilde artmayabilir veya azalmayabilir.

B) Türkiye’de Basınç ve Rüzgârlar

Türkiye iklim özelliklerinin üzerinde sıcaklık, nem ve yağıştan başka basınç ve rüzgârların da etkisi vardır. Mevsimlere, deniz ve karalara, yerel ısınma farklarına bağlı olarak oluşan basınç merkezlerinin yanı sıra Türkiye’nin dışında oluşan ve ülkemizi etkisi altına alan gezici basınç merkezleri de bulunmaktadır (Harita 6.13).

Türkiye’de coğrafi şartlara bağlı olarak değişik yönlerden esen farklı özelliklere sahip rüzgârlar vardır. Bunların iklim üzerindeki etkileri birbirinden farklıdır.

Ülkemizde yukarıdaki yerel rüzgârlar dışında farklı rüzgârlar da oluşmaktadır. Kıyılarımızda, devirli günlük rüzgârlardan olan deniz ve kara meltemleri meydana gelir. Ege’de etkili olan meltem rüzgârları, halk dilinde imbat olarak adlandırılır. Doğu Anadolu, Karadeniz ve Akdeniz’de ise dağ ve vadi meltemleri etkili olur. Dağların az olduğu bölgelerimizde ise daha az görülür. Doğu Akdeniz ve Ege Denizi’nde kuzeyden esen kuru rüzgâra etezyen denir. Mayıs-eylül döneminde etkili olan bu rüzgâr, zaman zaman fırtına şeklinde sert eser. Ülkemizde etkili olan bir diğer rüzgâr ise sıcaklığın artmasını sağlayan ve kış aylarında kar erimelerine neden olan föhn (fön) rüzgârlarıdır. Bu rüzgâr Doğu Karadeniz ve Toros Dağları’nda etkili olmaktadır.

c) Türkiye’de Nemlilik ve Yağış

İklim elemanlarından olan nemlilik ve yağış, Türkiye’de bitki dağılışını ve çeşitliliğini, yerleşmeyi ve ekonomik faaliyetlerin dağılışını etkiler. Ülkemiz nemlilik ve yağış yönünden incelediğinde kuzey-güney ve doğu-batı yönünde farklılıklar gösterir. Bu farklılıkların nedenleri arasında denizellik, karasallık, yükselti ve bakı faktörü başta gelir.

Karadeniz ve Akdeniz’de dağlar kıyıya paralel uzandığı için bu bölgeler fazla yağış alırken, Ege’de dağlar kıyıya dik uzandığı için daha az yağış görülür. Türkiye, orta kuşak ülkesi olduğundan ülke genelinde cephe (frontal) yağışları görülür. Bunun dışında yer şekillerine ve hava koşullarına bağlı olarak; Karadeniz ve Akdeniz kıyılarında orografik (yamaç) yağışlar, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’nun Erzurum-Kars yöresinde ise yükselim (konveksiyonel) yağışları görülür.

Türkiye’de en fazla yağış alan yerler; Doğu ve Batı Karadeniz Dağları’nın denize bakan yamaçları, Antalya çevresi, Menteşe Yöresi, Nur Dağları’dır (Hatay).

En az yağış alan yerler ise İç Anadolu Bölgesi’nde Tuz Gölü çevresi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güneyi, Doğu Anadolu’daki Iğdır Ovası gibi çukur alanlardır.

1. Türkiye’de Yağış Rejimleri

Dünya’nın diğer bölgelerinde olduğu gibi Türkiye’de de yağış miktarları yere ve zamana göre değişiklik gösterir. Yıl içinde, yağışın mevsimlere göre gösterdiği bu değişikliğe (azalıp çoğalmaya) yağış rejimi denir. Türkiye’nin coğrafi özelliklerine bağlı olarak farklı yağış rejimleri görülür.

2. Türkiye’de Don Olayı

Don olayı, sıcaklığın 0 °C’nin altına düşmesi sonucunda suyun sıvı hâlden katı hâle geçmesiyle oluşur. Ülkemizde don özellikle sonbahar, kış ve ilkbahar aylarında görülen bir iklim olayıdır. Yükselti ve karasallığın arttığı yerlerde daha fazla görülür. Ancak tarım sektöründeki etkileri nedeniyle sonbaharda ve özellikle bitki gelişiminin hızlandığı ilkbahar döneminde görülen don olayı oldukça zararlıdır.

3. Türkiye’de Sis Olayı

Sis, kısaca sıcak ve soğuk havanın temas etmesiyle yeryüzüne yakın yerlerde oluşan bulutlara denir. Ülkemizde sislerin oluşumu, süresi ve yoğunluğu bölgeden bölgeye farklılık gösterir. Sonbahar aylarından başlayarak sisli gün sayısında artış olur, kış mevsiminde en yüksek seviyesine ulaşır. İlkbahar mevsimiyle birlikte sisli gün sayısında genel olarak bir azalış dikkati çeker. Bu dönemde yalnızca Karadeniz kıyılarında sisli gün sayısı diğer bölgelere göre daha fazladır. Ülkemizde sisin görüş mesafesini düşürmesinden dolayı zaman zaman ulaşımda aksamalar yaşanır. Özellikle İstanbul ve Çanakkale boğazlarında deniz ulaşımı olumsuz etkilenirken, Bolu Dağı gibi sisin yoğun görüldüğü yerlerde zaman zaman kara yolu ulaşımının aksadığı görülür. Havaalanlarında meydana gelen yoğun sis, uçakların iniş-kalkış yapmasını engelleyebilmektedir.