Nüfusla ilgili araştırmalarda yararlanılabilecek veri kaynaklarının başında, belirli aralıklarla yapılan nüfus sayımları gelmektedir. Nüfus sayımı, belirli bir zamanda ve yerdeki tüm kişilere ilişkin demografik, ekonomik ve toplumsal verileri toplama, değerlendirme, analiz etme ve yayınlama işlerinin bütününe denilmektedir.
İnsanlar çok eski zamanlardan beri nüfus sayımı yapma girişiminde bulunmuşlardır. Bunlardan tarihi MÖ 4000’lere rastladığı tahmin edilen Çin ve Babil’de yapılan sayımlardan günümüze ulaşan kayıt yoktur. Ortadoğu’da elde edilen kil tabletler, MÖ 2500 ile 1600 arasındaki dönemde Mezopotamya’daki şehir-devletler ya da küçük krallıklardan bazılarına ait bilgiler vermektedir.
İlki MÖ 435 yılında yapıldığı varsayılan ve sonra, savaş zamanları hariç, her beş yılda bir tekrarlandığı sanılan Roma sayımları hariç tutulursa, modern sayımlar, Fransız ve İngilizlerin sömürgelerinde yaptıkları sayımlarla başlamıştır. İlk periyodik sayımlar ise, günümüzde nüfusla ilgili en doğru bilgilerin toplanmasında önde gelen İskandinav ülkelerinden İsveç’te 1748’de, Danimarka’da 1769’da yapılmaya başlanmıştır.
Döneminin en büyük gücü olan Osmanlı Devleti’nde ilk genel nüfus sayımı II. Mahmut Dönemi’nde 1830- 1831 yıllarında yapıldı. Anadolu ve Rumeli’yi kapsayan bu çalışmada, vergi ve askerlik yükümlülükleri tespit edilmeye çalışıldığı için yalnızca erkekler sayılmıştır.
Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim içindedir. Nüfustaki değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla belirlenir. Sayımlarla nüfusun nitelik ve nicelik özelliklerine ait istatistiki bilgiler toplanır. Sosyal ve ekonomik alanlardaki yatırımları planlamak, kalkınma hamlelerinin kararını almak ve ülke kaynaklarının yönetimi için nüfusun yapısal özelliklerine ait bilgilere ihtiyaç vardır. Osmanlı Devleti’nden günümüze farklı dönemlerde ve farklı amaçlarla nüfus sayımları yapılmıştır.
1831
II. Mahmut döneminde askere alınacakları tespit etmek ve vergi yükümlülerini belirlemek amacıyla nüfus sayımı yapılmıştır. Sayım erkek nüfusu ile sınırlı tutulmuştur. Bu tarihte Anadolu nüfusunun 7-7,5 milyon olduğu tahmin edilmektedir.
1844
1844’te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu’da nüfus yaklaşık 10 milyondur.
1874
1874 yılında yapılan nüfus sayımına göre Anadolu nüfusu yaklaşık 12 milyondur. Osmanlı Devletin’nin nüfusu ise yaklaşık 29 milyondur.
1927
Cumhuriyet’ten sonra ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. 1935’te ikinci sayım yapıldıktan sonra her beş yılda bir nüfus sayımı yapılmıştır. 1990 yılından itibaren 10 yılda bir sayım yapılması kararlaştırılmıştır. Nüfus bilgileri, sokağa çıkma yasağı ilan edilen sayım günü, evleri dolaşan görevli memurlar tarafından toplanmıştır.
2007
2007 yılından sonra sayım sistemi değişmiş, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne (ADNKS) geçilerek her yılın son günü nüfus tespiti yapılmaya başlanmıştır. Bu yöntemde; kişilerin nüfus bilgileri, yerleşim yerlerine göre bilgisayar destekli veri tabanında tutulur. Doğum, ölüm ve nüfus hareketleri gibi nüfus bilgilerindeki değişim güncellenerek nüfus tespiti yapılır.