Yılın iklim şartları bakımından farklılık gösteren bölümlerine mevsim denir. Dünya’nın yıllık hareketi ve eksen eğikliğine bağlı olarak oluşan mevsimlere matematiksel mevsimler denir (Görsel 1.49.).
Dört mevsim sadece orta kuşakta belirgin olarak yaşanmaktadır. Coğrafi konum şartları, o yerde matematiksel mevsimlerin belirgin olarak yaşanmasını engelleyebilir. Örneğin Dünya’nın her yerinde olduğu gibi Erzurum’da da matematiksel kış mevsiminin süresi üç aydır (21 Aralık’ta başlar, 21 Mart’ta biter.). Fakat coğrafi konum özelliklerinin bir sonucu olarak (özellikle yükseltinin fazla olması) Erzurum’da kış mevsiminin süresi beş aydan daha uzundur. Herhangi bir yerin coğrafi konumuna bağlı olarak oluşan ve yaşanan gerçek mevsime doğal mevsim denir.
Mevsimlerin başlangıcı olarak dört önemli tarih bulunmaktadır. Bunlar, 21 Haziran-21 Aralık (gün dönümü ya da solstis) ve 21 Mart-23 Eylül (ekinoks ya da gece-gündüz eşitliği) tarihleridir.
21 Haziran (Gün dönümü)
• 21 Haziran’da Güneş ışınları, öğle vakti Kuzey Yarım Küre’de bulunan Yengeç Dönencesi’ne dik açıyla düşer (Görsel 1.50.).
• Yengeç Dönencesi’nde öğle vakti, düz zeminlerdeki cisimlerin gölgesi oluşmaz.
• Bu tarihten itibaren Kuzey Yarım Küre’de yaz, Güney Yarım Küre’de ise kış mevsimi yaşanmaya başlar.
• Kuzey Yarım Küre’de en uzun gündüz, en kısa gece; Güney Yarım Küre’de ise en uzun gece, en kısa gündüz yaşanır.
• Bu tarihten sonra Kuzey Yarım Küre’de gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya; Güney Yarım Küre’de ise geceler kısalmaya, gündüzler uzamaya başlar.
• Aydınlanma çemberi kutup dairelerinden teğet geçer. Bu yüzden Kuzey Kutup Dairesi’nde 24 saat gündüz, Güney Kutup Dairesi’nde ise 24 saat gece yaşanır.
• Güneyden kuzeye doğru gidildikçe gündüz süreleri uzar.
21 Aralık (Gün dönümü)
• 21 Aralık’ta Güneş ışınları, öğle vakti Güney Yarım Küre’de bulunan Oğlak Dönencesi’ne dik açıyla düşer (Görsel 1.51.).
• Oğlak Dönencesi’nde öğle vakti düz zeminlerdeki cisimlerin gölgesi oluşmaz.
• Güney Yarım Küre’de en uzun gündüz, en kısa gece; Kuzey Yarım Küre’de ise en uzun gece, en kısa gündüz yaşanır.
• Bu tarihten sonra Güney Yarım Küre’de gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya; Kuzey Yarım Küre’de ise geceler kısalmaya, gündüzler uzamaya başlar.
• Bu tarihten itibaren Güney Yarım Küre’de yaz, Kuzey Yarım Küre’de ise kış mevsimi yaşanmaya başlar.
• Aydınlanma çemberi kutup dairelerinden teğet geçer. Bu yüzden Güney Kutup Dairesi’nde 24 saat gündüz, Kuzey Kutup Dairesi’nde ise 24 saat gece yaşanır.
• Kuzeyden güneye doğru gidildikçe gündüz süreleri uzamaktadır.
21 Mart ve 23 Eylül (Ekinoks tarihleri)
• Güneş ışınları öğle vakti Ekvator’a dik açıyla düşer (Görsel 1.52.).
• Ekvator’da öğle vakti düz zeminlerdeki cisimlerin gölgesi oluşmaz.
• Aydınlanma çemberi kutup noktalarından teğet geçer.
• Dünya’nın her yerinde gece-gündüz eşitliği (ekinoks) yaşanır.
• Aynı meridyen üzerindeki bütün noktalarda güneş aynı anda doğar, aynı anda batar.
21 Mart (Ekinoks)
• Kuzey Yarım Küre’de ilkbahar, Güney Yarım Küre’de ise sonbahar mevsimi yaşanmaya başlar.
• Bu tarihten sonra Kuzey Yarım Küre’de gündüzler gecelerden, Güney Yarım Küre’de ise geceler
gündüzlerden daha uzun olmaya başlar.
• Kuzey Kutup Noktası’nda bu tarihten itibaren 6 ay gündüz, Güney Kutup Noktası’nda ise 6 ay gece yaşanmaya başlar.
23 Eylül (Ekinoks)
• Kuzey Yarım Küre’de sonbahar, Güney Yarım Küre’de ise ilkbahar mevsimi yaşanmaya başlar.
• Bu tarihten sonra Kuzey Yarım Küre’de geceler gündüzlerden, Güney Yarım Küre’de ise gündüzler gecelerden daha uzun olmaya başlar.
• Kuzey Kutup Noktası’nda bu tarihten itibaren 6 ay gece, Güney Kutup Noktası’nda ise 6 ay gündüz yaşanmaya başlar.
Dünya’nın ekseni eğik olmasaydı şu sonuçlar ortaya çıkardı:
• Mevsimler oluşmazdı.
• Dünya’nın her yerinde yıl boyunca gece-gündüz süreleri eşit olurdu.
• Güneş ışınlarının yere düşme açısı yıl boyunca aynı kalırdı.
• Gölge boyları değişmezdi.
• Sıcaklıklar genel olarak yıl boyunca değişmezdi.
• Muson rüzgârları oluşmazdı.
• Matematik iklim kuşakları oluşmazdı.
• Dönenceler ve kutup daireleri oluşmazdı.